Dünyamızda çok az şey, plastik poşet kadar yaşantımızın içindedir. Faydalı bir plastik poşet, yalnızca eşyaları taşımakla kalmaz, aynı zamanda verimli ve yeniden kullanılabilir bir depolama aracı olarak da hizmet eder.
Yaşantımızın neredeyse her anında olmasına karşın, neredeyse kimse plastik poşetin tarihiyle ilgili bilgiye sahip değildir.
Binlerce yıldır dünyanın dört bir yanındaki insanlar, malları ve satın aldıkları gıda maddelerini bulundukları yerlerden evlerine taşımak için çantalara ihtiyaç duymuşladır. Daha eski zamanlarda bu çantalar deri, kumaş ve çuval bezi gibi malzemelerden yapılıyordu. Sağlam, dayanıklı ve yeniden kullanılabilen bu çantalar, kilometrelerce yol kat eden atlara veya katırlara yükleniyor ve bir dahaki sefere tekrar kullanılıyordu.
Bakkalların ve süpermarketlerin yükselişiyle birlikte insanlar, çantalarının kapasitesine bağlı olarak alışveriş yapmayı düşünmek istemediler. 1883’te Charles Stilwell, bugün daha çok kağıt torba olarak bilinen ürünün patentini aldı. Marketler için ezber bozan gelişme olan bu ürün hem ucuza üretiliyordu hem de müşterilerin ürünleri anında satın almasını kolaylaştırıyordu.
1933 yılında Northwich, İngiltere’deki bir kimya tesisinde polietilen plastiği tesadüfen keşfetti. Bundan sonraki 5 yıl içinde ürün dünyanın en popüler plastik çeşidi haline geldi.
Amerika ve Avrupa’da, plastik alışveriş poşetlerinin üretimiyle ilgili patent başvuruları 1950’lerin başlarına kadar uzanmaktadır. Fakat bunlar, üretim sürecinde çantaya sabitlenen saplar gibi malzemeleri kapsamaktaydı.
Modern plastik alışveriş çantası, 1960’ların başında İsveçli bir mühendis olan Sten Gustaf Thulin tarafından yaratıldı. Thulin bu poşeti İsveç’in Norrköping kentindeki Celloplast ambalaj şirketi için yaptı. Thulin’in yapmış olduğu bu tasarım ile yüksek yük taşıma kapasitesine sahip basit ve güçlü bir çanta üretmiş oldu. Sonrasında 1965 yılında Celloplast firması bu plastik poşetleri dünya çapında piyasaya sürerek, ürünün geniş kitlelere ulaşmasını sağladı.
